24 Eylül 2011 Cumartesi
Deneme
Montaigne diye şahane bir insan var. Bilenler bilir. Denemeler isminde de şahane bir eseri var. İşte onun gibi bir şey bu da. Tamamen doğaçlama olacak. Belki biraz uzun olacak. Belki de bu cümleden sonra bitecek tam bilemiyorum orasını. Bazen bir rüya görülür mesela o rüya gerçekmiş gibi gelir insana. Beynin oyun oynamaya başlar sana. Sen o olayla gördüğün her rüyayı gerçek zannedersin. Bu senelerce böyle gider. Sonra bir fotoğraf, bir manzara veya herhangi bir şey görürsün ve o rüyanın gerçekte var olmadığını anlarsın. İşte o an hayatında yaptığın her şey boş gelir. Sevgilinle olan tartışmaların, iş yerindeki sorunlar vs. Zamanında o kadar büyüttüğün dertlere bir bakarsın küçücük kalmışlar. Sonra oturur, düşünürsün. Derin derin nefesler alırsın. Bir şarkı açarsın sonrasında belki bir sigara yakarsın. Her şeyin aslında ne kadar boş olduğunu anlarsın o vakit. Seni zamanında neşelendiren veya hüzünlendiren şarkılar sana hiç bir şey ifade etmez. Çünkü duyguların sökülüp alınmıştır o vakit. Ne nefret ne sevgi ne de başka bir şey. Etrafındaki eşyalara anlamsız şekilde bakar durursun. Sonucunda ise günlük yaptığın işleri yapmaya devam edersin. Çünkü anlarsın ki yapacak bir şey yok. Sonrasında ise oturup bloguna yazmaya başlarsın bir şeyler.Sonrasında şu cümleyle bitirirsin yazını: Sosis satan adamın aslında var olmadığını bilmek çok can yakar bazı insanlar için..
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)