16 Mart 2012 Cuma
Geçmiş
Kuzenimle konuşurken çocukluk yıllarımızda neler yaptığımızdan konuştuk bundan 1 ay önce falan. Hani şu dürbün gibi içine yuvarlak bi dalga yerleştirilen oyuncaklar vardı. Kaleydeskop gibi ama tam değil. İşte biz onları bundan 23 sene önce falan görmüştük ve büyüsüne kapılmıştık. Amcamın telden -evet bildiğimiz tel- bize araba yapmış olması bizi dahada heyecanlandırmıştı. Küçükken oynadığımız gece saklambaçlarında sırf saklanmak için çimenliğin ortasına yatışımız da bir başkaydı tabi ki. Kuzenimle evde oturup saatlerce Mahmut Tuncer'in "Bakkal Amca" şarkısını söylememiz biraz garipti evet ama onunda ayrı bir anısı var. Gecenin bir yarısı iki sokak ötede ki evin köpeklerini kızdırmamız ve oradan topuklarımızı götümüze vura vura kaçmamız. İnşaatta da başımıza gelmişti böyle bir şey. Bizim oyun alanımız olan o inşaata köpek girmiş. Hem de en büyük boylarından. İnanılır gibi değil. Ama köpek gayet inandırıcıydı ve bizi ikna etti sonunda. Oradan ayrıldık. Kaçmadık sakın yanlış olmasın. Gayet medeni bir şekilde köpekle anlaşıp oradan uzaklaştık. Tamam kaçtık. Hemde son sürat. Şimdi o günlere bakıyorum da özlüyorum sanırım o günleri. Güzel dertsiz tasasız günlerdi. Bunu kuzenime söylediğimde çok mantıklı bir cevap verdi bana. "10 yıl sonra da bugünümüzü özleyeceğiz." Kesinlikle haklı. 10 yıl sonraya şimdiden bir yazı daha hazırlamış oldum sanırım.
12 Mart 2012 Pazartesi
Kimim ?
Az önce bir şarkı dinledim ve o dinlediğim şarkıyı en son bundan tam dokuz sene önce üniversite şenliklerine gelen bir grup sayesinde dinledim. Durdum düşündüm. Üniversiteye gireli 10 sene oldu nerdeyse ve geriye dönüp baktığımda, anlatacak bolca hikayeden başka bir şey yok. Ama böylesi de güzel. Çünkü o 10 senede bir sürü şey yaşadım ve çoğu da başkalarının imreneceği türden hikayeler. Otuzuma merdiven dayadığım şu günlerde geriye baktığımda, üniversite yıllarını çok iyi yaşamış biri olarak görüyorum kendimi. Değişmeyen şeyler var hala o günlerden. Mesela; hala evlenmeyi düşünmüyor olmam. Ya da halen daha tek gecelik ilişkileri seviyor olmam. Sanırım benden adam olmaz. En azından insanlar böyle düşünüyor. "Motorcu, dövmeli, seks bağımlısı" bu duyduğum cümlelerden sadece bir kaçı ama en güzel özetleyenleri. Ben böyleyim arkadaş ve bu halimden de çok mutluyum. Yazımı Danzig'in "mother" şarkısında geçen o müthiş sözlerle bitirmek istiyorum: "Baba, bu gece kızını dışarı çıkartacağım ve ona kendi dünyamı göstereceğim." Evet ben kesinlikle buyum.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)